02.06.2025
Eski Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Vasıf Çınar, 90’ıncı ölüm yıl dönümünde mezarı başında anıldı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, "Bugünkü Bakan’ın yapacağı tek iş, cumhuriyetin kurucu kadrolarının, Milli Eğitim Bakanlığı’nın vizyonuna bakmak, yaptıkları için af dilemek ve derhal cumhuriyetin kuruluş ayarlarına dönmek olmalıdır. Bugünün Bakanları, Cumhurbaşkanları, Milletvekilleri... Her kim Cumhuriyetin kuruluşuyla ilgili, ilkeleriyle ilgili bir başka fikri varsa o fikirle yaşayacak ve o fikirle öleceklerdir. Cumhuriyet, ilelebet payidar olacaktır" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, eski Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Vasıf Çınar’ı 90’ıncı ölüm yıl dönümünde mezarı başında andı. Anma törenine CHP Manisa Milletvekili Selma Aliye Kavaf da katıldı. Hüseyin Vasıf Çınar’ın mezarı başına çelenk bıraktıktan sonra açıklama yapan Özçağdaş, şunları söyledi:
“Ülkece zor bir dönemden geçiyoruz. Hafta sonu yine hepimizi üzüntüye boğan birçok kıymetli bürokratın, seçilmiş belediye başkanının karşı karşıya kaldığı zulmü birlikte yaşadık. Ülkenin böylesi zor dönemlerinde bu tür anlamların bence daha çok önemii var. Çünkü cumhuriyet de çok zor koşullarda kurulmuştu. Bugün burada üç büyük cumhuriyetçinin huzurundayız.
"O dönemde epreryalistlere ve yerli iş birlikçilerine karşı ülkeyi savunan aydınlardı"
Bir konuya dikkatinizi çekmek isterim; biri 40 yaşında, biri 35 yaşında, biri 43 yaşında öldü. O dönemde saraya ve saray aparatlarına karşı ülkelerini savunan kuvvacılardı. O dönemde emperyalistlere ve yerli iş birlikçilerine karşı ülkeyi savunan aydınlardı. Vasıf Çınar, bu ülkenin büyük evlatlarından biriydi. Tıpkı buradaki Mustafa Necati, Reşit Galip, Hasan Ali Yücel ve Hıfzırrahman Raşit Öymen gibi, diğer milletvekilleri gibi, bakanlar gibi, eğitimciler gibi.
"Yapmış oldukları her eylem, cumhuriyetin özünü, tam bağımsızlık, halkın egemenliği, eğitim ve kültür üzerine inşa etmektedir"
Cumhuriyet, tesadüfen kurulmuş, tesadüfen bir araya gelmiş insanlar topluluğu değildir. Vasıf Çınar ve arkadaşları, yüzyıllardır geriye gitmiş olan Osmanlı İmparatorluğu’nun en sonunda işgale uğramasının ve çökmesinin nedenlerini analiz etmiş, aydınlanma ve hümanizma felsefesiyle buna bir cevap üretmiş olan kadrolardır. Yapmış oldukları her eylem, cumhuriyetin özünü, tam bağımsızlık, halkın egemenliği, eğitim ve kültür üzerine inşa etmektedir.
"Kısa bir bakanlığı vardır ama cumhuriyetin 100 yılına etki etmiştir"
Vasıf Çınar, kuvvacı olmuştur. Anzavur’a karşı, Damat Ferit’e karşı, iş birlikçi saraya karşı mücadele etmiştir. Vasıf Çınar, bu mücadeleyi halkla birlikte yapmak için İzmir’e Doğru gazetesini çıkarmıştır, önce haftada iki gün, sonra üç gün ve Kuva-yi Milliye’nin sesi olmuştur. Bu toprakların kahramanlarının nefesi olmuştur. Balıkesir’in işgalinden sonra, önce Milli Eğitim’de Özel Kalem Müdürlüğü, Milli Eğitim Müdürlüğü yapmıştır, öğretmenlik yapmıştır, okul yöneticiliği yapmıştır. Yani Milli Eğitim’in bağrından çıkmış, sorunlarını bilen, nereye gitmesi gerektiğini bilen bir kişi olarak çalışmıştır. Kısa bir bakanlığı vardır ama cumhuriyetin 100 yılına etki etmiştir. O kavga bugün halen sürmektedir. O kavga Osmanlı’yı geri bıraktıran, güçsüzleştiren bir cihan imparatorluğuyken, Anadolu’ya sıkışan ve işgal ettiren gerici kafanın halen bugün Türkiye’de verdiği mücadeleyle yapılan kavgadır.
Karma eğitim Vasıf Çınar döneminde gelmiştir. Bugün Milli Eğitim Bakanı halen bunu tartışmaya açma cesaretini kendinde görebiliyor. Küçücük çocukların aynı sınıfta eğitim alıp alamayacağını, birtakım ailelerin -onların da kim oldukları belli değil- istekleri böyleymiş diye tartışmaya açıyor. Bu yüzlerce yıllık bir tartışmadır. Bizim Yusuf Tekin ile olan tartışmamız, ayrışmamız kendisine ait bir ayrışma değil, bu ülke gericiliğinin yüzlerce yıldır savunduğu tezlerledir.
Bugünkü Bakan’ın yapacağı tek iş, cumhuriyetin kurucu kadrolarının, Milli Eğitim Bakanlığı’nın vizyonuna bakmak, yaptıkları için af dilemek ve derhal cumhuriyetin kuruluş ayarlarına dönmek olmalıdır. Bugünün Bakanları, Cumhurbaşkanları, Milletvekilleri... Her kim Cumhuriyetin kuruluşuyla ilgili, ilkeleriyle ilgili bir başka fikri varsa o fikirle yaşayacak ve o fikirle öleceklerdir. Cumhuriyet, ilelebet payidar olacaktır.”
"Bir ülkenin en büyük zenginliği iyi eğitilmiş nüfusudur"
Selma Aliye Kavaf ise şunları söyledi:
“Bir ülkenin en büyük zenginliği iyi eğitilmiş nüfusudur. Doğal kaynaklar yönünden zengin olabilirsiniz ama parayı doğru yönetemezseniz o kaynaklar çabuk tükenir. Bunun farkında olan Ulu Önder Atatürk, Cumhuriyeti kurduğu andan itibaren ülkenin kaynaklarını, yine bu ülkeyi yönetecek ve dünyayla rekabet edebilecek genç nesiller yetiştirmek ve şekillendirmek üzere, çok değerli çalışma arkadaşlarıyla birlikte seferber etmiştir. Merhum Vasıf Çınar da bunlardan biridir.
Ömürlerini gerçekten dünyayla rekabet edecek ve Türkiye Cumhuriyetini çok gelişmiş ülkeler seviyesine taşıyacak genç bir nesil yetiştirmek için kafa yormuşlar, düşünmüşler, çalışmışlar, çabalamışlar. Çok da başarılı işler yapmışlar. 10. Yıl Marşının meşhur dizeleri vardır; ‘10 yılda 15 milyon genç yarattık her yaştan’. Evet bu kadroların eseridir. Kendilerini rahmetle anıyoruz."